Valimiz İsmail Ustaoğlu’nun Camiler ve Din Görevlileri Haftası Mesajı
03.10.2022
Camilerimiz, Yaradan ile aramızdaki kulluk bağlarını pekiştiren, bizleri manevi huzura kavuşturan, birlik ve beraberliğimizi güçlendiren, bizleri hayata hazırlayan ve 365 gün açık olan manevi birer okuldur. Din görevlilerimiz de toplumumuzun her kesiminin her türlü ihtiyacında yardımına koşan, doğum ile ölüm arasında bizlere yol göstermeyi ve yardımcı olmayı vazife bilen gönüllü birer öğretmendir.
İslâm, camiyi merkezine alan bir medeniyettir. Camiler, sosyal hayata şahitlik eden, İslâm beldelerinin etrafında hayat bulduğu, mümin yüreklerin kendisinde buluştuğu kutlu mekânlardır. Özellikle bizim kültürümüzde geçmişten bugüne kadar camilerimiz, sadece ibadetlerimizi icra ettiğimiz bir mekân değil, aynı zamanda tarihimizin ve kültürümüzün bir arada yaşandığı merkezlerdir. Kültürümüzde camilerimiz her zaman toplumun merkezinde yer almıştır. Bu bakımdan toplumumuzda camilerimiz ihtiyaçların karşılandığı, sorunların çözüme kavuşturulduğu, kimsesizlerin himaye edildiği, bireysel ve sosyal düzlemde her türlü mesele ile ilgili istişarelerinin yapıldığı, kararların alındığı bir merkez olmuştur. Bütün bu fonksiyonlarıyla beraber camilerimizin en önemli işlevi her zaman; edep, adap, ilim ve irfanın aşılandığı bir mektep oluşudur. Camiler, her türlü benlik duygusundan arınarak bedenlerimizle beraber gönüllerimizi de birleştiren mübarek mekânlardır. Kimi zaman huzur ve sükûn, kimi zaman da umut ve teselli kaynağıdır. İnsanların sahip oldukları tüm unvanlar, imkânlar, statüler, ırklar ve renkler ortadan kalkarak eşit şekilde ve yan yana Allah'ın huzurunda hep birlikte secdeye vardıkları yerlerdir camiler. Camilerin bu hususi rolünü sürdürmesinde de elbette Din Görevlilerimizin yeri büyüktür. Zira camilerimizin bireysel ve toplumsal hayata yansıyan faydaları ancak bilgili, kültürlü, özverili Din Görevlilerinin özel çabalarıyla gerçekleşebilmektedir.
Camilerimizin toplumumuza kazandırdığı millî ve manevi katkıların yanında asırlardır minarelerimizden yükselen ezan sesi, şanlı bayrağımızla birlikte bağımsızlığımızın sembolü olmuştur ve olmaya devam edecektir. Camilerimiz bulunduğu şehre ruh ve mana katmış, toplumsal hayatı şekillendirmiştir. Aziz milletimizin ruhuna tercüman olan İstiklal Marşı’nın “Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli / Ebedi, yurdumun üstünde benim inlemeli.” dizeleri camilerimize millet olarak yüklediğimiz anlamı, veciz şekilde ortaya koymuştur. Şu unutulmamalıdır ki; bizler ezanımızın dinmemesi ve bayrağımızın inmemesi için şehit ve gazi olmayı şeref görmüş ve hiç düşünmeden canını feda etmiş Aziz Türk Milleti’yiz.
Diyanet İşleri Başkanlığımız bu sene Camiler ve Din Görevlileri Haftası konusunu “Peygamberimiz, Cami ve İrşat” olarak belirlemiştir. Maddî ve mânevî alandaki doğru yolu bulmak, bu yolu göstermek” anlamında kullanılan “İrşat” ile bizler de bu dünyada her daim doğru yolu bulma gayesi içinde olmalıyız.
Din Görevlilerimizin özverisi, halkımızın itibarı sayesinde camilerimiz sadece madden değil mana itibariyle de imar edilecek ve bu mana camiden bütün bir topluma irşatla yayılacaktır. İyiliği gösterip kötülüklerden sakındıran, güzel ahlaklı olmayı öğütleyen, öğütlemenin yanında çevresindekilere en güzel şekilde örnek olan tüm Din Görevlisi arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.
Bu vesile ile hayatımıza rehberlik eden ve toplumumuzun manevi mimarları olan Din Görevlilerimizden, camilerimizin en değerli varlığı olan cemaatimizden ahirete irtihal edenlere rahmet, hayatta olanlara sağlıklı ve huzurlu bir ömür diliyorum.
İslâm, camiyi merkezine alan bir medeniyettir. Camiler, sosyal hayata şahitlik eden, İslâm beldelerinin etrafında hayat bulduğu, mümin yüreklerin kendisinde buluştuğu kutlu mekânlardır. Özellikle bizim kültürümüzde geçmişten bugüne kadar camilerimiz, sadece ibadetlerimizi icra ettiğimiz bir mekân değil, aynı zamanda tarihimizin ve kültürümüzün bir arada yaşandığı merkezlerdir. Kültürümüzde camilerimiz her zaman toplumun merkezinde yer almıştır. Bu bakımdan toplumumuzda camilerimiz ihtiyaçların karşılandığı, sorunların çözüme kavuşturulduğu, kimsesizlerin himaye edildiği, bireysel ve sosyal düzlemde her türlü mesele ile ilgili istişarelerinin yapıldığı, kararların alındığı bir merkez olmuştur. Bütün bu fonksiyonlarıyla beraber camilerimizin en önemli işlevi her zaman; edep, adap, ilim ve irfanın aşılandığı bir mektep oluşudur. Camiler, her türlü benlik duygusundan arınarak bedenlerimizle beraber gönüllerimizi de birleştiren mübarek mekânlardır. Kimi zaman huzur ve sükûn, kimi zaman da umut ve teselli kaynağıdır. İnsanların sahip oldukları tüm unvanlar, imkânlar, statüler, ırklar ve renkler ortadan kalkarak eşit şekilde ve yan yana Allah'ın huzurunda hep birlikte secdeye vardıkları yerlerdir camiler. Camilerin bu hususi rolünü sürdürmesinde de elbette Din Görevlilerimizin yeri büyüktür. Zira camilerimizin bireysel ve toplumsal hayata yansıyan faydaları ancak bilgili, kültürlü, özverili Din Görevlilerinin özel çabalarıyla gerçekleşebilmektedir.
Camilerimizin toplumumuza kazandırdığı millî ve manevi katkıların yanında asırlardır minarelerimizden yükselen ezan sesi, şanlı bayrağımızla birlikte bağımsızlığımızın sembolü olmuştur ve olmaya devam edecektir. Camilerimiz bulunduğu şehre ruh ve mana katmış, toplumsal hayatı şekillendirmiştir. Aziz milletimizin ruhuna tercüman olan İstiklal Marşı’nın “Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli / Ebedi, yurdumun üstünde benim inlemeli.” dizeleri camilerimize millet olarak yüklediğimiz anlamı, veciz şekilde ortaya koymuştur. Şu unutulmamalıdır ki; bizler ezanımızın dinmemesi ve bayrağımızın inmemesi için şehit ve gazi olmayı şeref görmüş ve hiç düşünmeden canını feda etmiş Aziz Türk Milleti’yiz.
Diyanet İşleri Başkanlığımız bu sene Camiler ve Din Görevlileri Haftası konusunu “Peygamberimiz, Cami ve İrşat” olarak belirlemiştir. Maddî ve mânevî alandaki doğru yolu bulmak, bu yolu göstermek” anlamında kullanılan “İrşat” ile bizler de bu dünyada her daim doğru yolu bulma gayesi içinde olmalıyız.
Din Görevlilerimizin özverisi, halkımızın itibarı sayesinde camilerimiz sadece madden değil mana itibariyle de imar edilecek ve bu mana camiden bütün bir topluma irşatla yayılacaktır. İyiliği gösterip kötülüklerden sakındıran, güzel ahlaklı olmayı öğütleyen, öğütlemenin yanında çevresindekilere en güzel şekilde örnek olan tüm Din Görevlisi arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.
Bu vesile ile hayatımıza rehberlik eden ve toplumumuzun manevi mimarları olan Din Görevlilerimizden, camilerimizin en değerli varlığı olan cemaatimizden ahirete irtihal edenlere rahmet, hayatta olanlara sağlıklı ve huzurlu bir ömür diliyorum.
